“Ben sözcükleri bir yapı taşı, aş olmamış kılçıklı bir fasulye, testiye dönüşmemiş balçık olarak düşünürüm. Hatta sokakta avare avare dolaşan bir meczup. O yapı taşı sözcükleri öyle bir dizmelisiniz ki ev mi, hamam mı, cami mi yaptığınız anlaşılsın. ...