“Şimdilik gördüğü iki Doğu’yu da içine sindirememişti. Biri, sarayları bile ahşap barakalar gibi kuruveren, kanaatkâr olmaktan çok, aceleci bir Doğu’ydu; bir diğeri, aynı acelecilikle kayıp tarihi yakalama telaşına düşmüş, müsrif ve gösterişçi bir Do ...