İşittiğini tanımlamaya kalkışsa, ufak tefek, zayıf bir gövdenin çıkarabileceği bir ses bu, derdi… Derviş’e öyle geldi ki, bir soru soruyordu bu ses. “Ellerim nerede?” diyordu sanki. “Kollarım, bacaklarım nerede, göstersene, içim nerede?” Arılar çokta ...