Doğrularla oturup doğruları konuşarak, aydınlıklarda da karanlıklarda da gözümüzü dört açarak, hafızamızı köklere, ümit ve hayallerimizi göklere dikerek, sabrı sağlam bir kalkan, ilim ve hikmeti keskin bir kılıç yaparak, sadece ellerimizi değil dille ...